DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

25 yaşındaki çalışanını dinlemeyen dünya devi böyle battı

1975’te 31 milyar dolarlık değeriyle dünyanın en büyük fotoğraf şirketi olma unvanını elinde bulunduran dev şirket, ‘milenyum’un ilk çeyreğini göremeden iflas etti… 2012’de iflas bayrağının çekilmesinin ardında ise rakipler ya da teknolojiye yetişememeleri değil; oldukça büyük, tek bir hata vardı…

Yayınlanma Tarihi :

Takvimler 1975’i gösterdiğinde dünyadaki film satışlarının yüzde 90’ını ve kamera satışlarının yüzde 85’ini bulunduran şirket, sektörünün tartışmasız en büyük deviydi. 1888’de kurulan ve 1975’lerde yıllık 10 milyar dolar gelir elde eden ABD menşeili şirket, her gün milyonlarca dolar net kar elde ederek büyüdükçe büyüyordu…

“BUNU BULDUĞUNU KİMSEYE SÖYLEME!”

Şirketin bünyesinde çalışan 25 yaşında bir mühendis olan Steve Sasson, bir gün Kodak’ın laboratuvarına girerek “Film gerektirmeyen bir kamera icat ettim” diyerek kısa süreli sessizliğin kaynağı olur… Prototip kusursuz çalışır ve Kodak Yönetim Kurulu, Sasson’a “Bunu kimse görmesin. Ürünü patentle ve kimseye söyleme!” diyerek adeta sansür uygular.

MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANMAZ…

Film rulolarının her birinden 15 dolar kazanan Kodak şirketi, rulosuz makine fikrini “ürkütücü” bulmuştu. En büyük ve net gelir kaynaklarından birinden olmak istemeyen şirket, Sasson’un bu buluşunu adeta sansürlemişti, ta ki…

DİJİTAL KAMERALAR PEYDAH OLDU!

Kodak ne kadar dirense ve Sasson’u durdurmayı başarsa da zamanı durduramadılar. Takvimler bu kez 1995’i gösterdiğinde dijital kameralar artık inkar edilemez derecede yaygınlaşmaya başlamıştı. Rakipleri piyasaya kendini adapte etmek için çaba gösterirken Kodak; tüm odağını filmlere ve tek kullanımlık kameralara verdi. Bu da bir bakıma sonun başlangıcı oldu…

AKAN NEHRE KARŞI DURMAYA ÇALIŞAN KODAK…

1996’da Kodak, hala en değerli 4’üncü şirket konumundaydı ve tek kullanımlık kameraların satışları zirvedeydi; film satışları da milyarlarca doları buluyordu. Ancak nehir, akmaya devam ediyordu ve Kodak ise adeta karşısında durmaya çalışıyordu…

MİLENYUMLA BAŞLAYAN HIZLI ÇÖKÜŞ

‘Milenyum çağı’ olarak da adlandırılan 2000’lere gelindiğinde Kodak’ın film satışları; dijital fotoğraf makinelerinin artık neredeyse her eve girebilecek kadar ucuzlaşıp yaygınlaşmasıyla düşüşe geçti. Şirketin gelirleri de aynı hızla önlenemez bir düşüşteydi…

TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK ZARARI AÇIKLADI

2004’te film rulolarındaki düşüşün önlenemeyeceğini anlayan Kodak, dijital fotoğrafçılığa geçeceğini açıklasa da artık bu piyasada Canon ve Sony gibi oldukça büyük markalar, marketi ‘ele geçirmiş’ti…
2005’e gelindiğinde ise Kodak, 1.4 milyar dolar ile tarihindeki en büyük zararı açıkladı.

KAÇINILMAZ SON: İFLAS BAŞVURUSU

Dijital çağın beklentilerine gereken zamanda cevap veremeyen Kodak, 2012’de iflas koruma başvurusunda bulundu. 1888’de kurulan Kodak, 28 bin çalışanını işten çıkararak iflasını ilan etti. Şirket, ikonik film üretimini durdurarak patentlerini satmaya başladı. 
2013’te iflastan çıkan Kodak, daha dar bir pazar olan ticari baskı ve görüntüleme teknolojilerine odaklanmaya başladı. Dijital baskı; ticari görüntüleme ve kimyasal ürünlere odaklanan bir iş modeli geliştiren Kodak, eski günlerine kavuşamadı…

Haber/Kaynak: Burhan Akdağ

YORUM YAP