Nar, içerdiği yüksek antioksidanlar, C vitamini ve polifenoller sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir, kalp sağlığını iyileştirir ve inflamasyonu azaltır.
Nar suyunun sağladığı bu faydalar, özellikle bebeklere emzirme yoluyla geçebilen bileşenlerle benzer özellikler taşır. Yapılan araştırmalar da nar suyunun yüksek C vitamini içeriği ile bağışıklık sistemini desteklediği, tıpkı anne sütü gibi bebeklere koruma sunduğunu ortaya koymuştur.
Kalp ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay da yıllar önce katıldığı ‘Zeytinli Sohbetler’ etkinliğinde zeytinyağının anne sütüyle eş değer olduğunu, herkesin günde 30- 40 zeytin yemesi gerektiğini ifade etmişti.
Zeytinyağının da bileşenleri anne sütüyle eşdeğermiş
Prof. Dr. Canan Karatay, zeytinyağının sağlık üzerindeki güçlü faydalarını vurgularken, bu sıvı altın olarak bilinen yağın, sinir sistemi hastalıklarından kalp hastalıklarına kadar geniş bir yelpazede tedavi edici etkiler sunduğunu belirtiyor. Karatay, zeytinyağının içerdiği bileşenlerin, tıpkı anne sütünde bulunanlarla benzer olduğunu ifade ediyor. Anne sütü, bir bebeğin sağlıklı gelişimi için gereken tüm besinleri içerirken, bu bileşenlerin çoğu, özellikle de kolesterol, zeytinyağında da bulunuyor.
Anne sütündeki hayvansal kolesterolün yerini, zeytinyağındaki bitkisel kolesterol alırken, her iki bileşenin de vücuda benzer yararlar sağladığı görülüyor.
Zeytinyağının aynı zamanda kalp hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, kanser, alzheimer gibi hastalıkların tedavisinde de önemli bir role sahip olduğunu belirten Karatay, zeytinyağının vücuda sağladığı anti-inflamatuar etkilerin kemik ve kas sağlığını güçlendirdiğini de söyledi.
Prof. Karatay, bu özellikleriyle zeytinyağını sadece bir yemek malzemesi olarak değil, aynı zamanda sağlığımızı koruyan ve tedaviye yardımcı olan bir “mucize” olarak tanımlıyor.
Haber/Kaynak: Burhan Akdağ