Lice İlçesi Karahasan Mahallesinde yol kesip terör örgütü lehine sloganlar atan ve olaya müdahaleye giden güvenlik güçlerine el yapımı patlayıcı ve uzun namlulu silahlarla ateş açan kalabalık dağıldıktan sonra Lice Devlet Hastanesine E.G adlı vatandaşa ait gasp edilen araçla ateşli silahla kolundan ve başından yaralanan Mehmet Emin K. ile Nurettin B. getirildi.
Polise yapılan ihbar üzerine ikisi de tedavileri tamamlandıktan sonra gözaltına alınıp tutuklandı, daha sonra tahliye edildi. Biri yaralanan, diğerinde ise el svap örneklerinde avuç içi ve çenesinde atış artıkları bulunan iki sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, her ikisinin de yol kesip güvenlik güçleriyle çatışmaya giren yüzleri maskeli grubun içinde yer aldıkları bildirildi.
SAVCI İKİSİNE DE AĞIR MÜEBBET HAPİS İSTEDİ
İkisinin de, “Birden fazla kişi ile gece vakti kendisini tanınmayacak hale koyarak terör örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma, devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak, kişiyi yerine getirdiği kamu görevinden dolayı öldürmeye teşebbüs” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları istendi. Haklarında dava açılan İki sanık ifadelerinde, arkadaş olduklarını, çatışma bölgesinden geçtikleri sırada olayların arasında kaldıklarını, sürücüsünü tanımadıkları bir aracın kendilerini hastaneye bıraktığını ileri sürdüler.
“ECZACIYIM, RESMİ KURUMLARLA ÇALIŞIYORUZ”
Sanık Mehmet Emin K. Kürtçe tercüman aracılığıyla yaptığı savunmasında, “Nurettin çocukluk arkadaşımdır. Tunceli’de aynı üniversite birlikte okuduk. Ben olay günü eczanede nöbetçiydim. Olaylar çıkınca bizde diğer esnaflar gibi dükkânı kapattık. Elektrikler kesikti, eve giderken birden patlama sesi geldi. Bir parça geldi ve yüzümden yaralandım, yüzümü korumaya çalışırken bu kez mermi elime isabet etti. Gözümü hastanede açtım. Bizim çok sayıda resmi kurumlarla ilişkimiz vardır, ilaç veriyoruz, hem kolluk, hem adliye ve diğer kamu kurumlarına ilaç veriyoruz. Beni onlardan sorabilirler. Gözümden bir parça aldılar, cezaevi koşullarında kalacak durumda değilim. Babam engellidir. Ailemin geçimini ben sağlıyorum. Örgüt ile bir bağım yoktur. Mağdurken sanık oldum” dedi.
“BU İKİ KİŞİYİ MAHALLEDEN TANIRIM”
Sanık Nurettin B. ise, arkadaşı Mehmet Emin K.’nın yaralandığını, panikle rastgele bir eve girdiklerini, ev sahiplerinin de kendilerine yardımcı olduklarını belirterek, “Biz polise ateş açmadık, çatışmaya girmedik” dedi. Mehmet Emin K.’yı hastaneye götürmek için aracı gasp edilen E.G ise, Mehmet Emin’in eczacı olduğunu, Nurettin’in de berber olduğunu ve aynı mahallede oturduklarını, aracını gasp eden kişinin yüzünün maskeli olduğunu ve kendisine yaralı bir kadın teröristin dağa götürüleceği gerekçesiyle aracının gasp edildiğini ileri sürdü.
AĞIR MÜEBBET YERİNE 7,5 YIL HAPİS
Mahkeme, hastaneye ait güvenlik kamera kayıtları incelendiğinde, kimliği tespit edilemeyen bir teröristin yaralı Mehmet Emin K.’yı hastaneye bıraktıktan 10 saniye sonra kaçarak uzaklaştığı, sanıkların yol kesip güvenlik güçleriyle çatışan kalabalık grup içinde yer aldıkları yönünde kuşku bulunmadığını belirtti.
Mahkeme iki sanığın da tutarsız, birbiriyle çelişen ifadelerine itibar edilmediğini, sanıkların terör örgütü üyesi olduklarını, ancak güvenlik güçleriyle çatışmaya girdiklerine dair delil bulunmadığından ikisinin de 9 yıl hapisle cezalandırılmalarına karar verdi, mahkeme bu cezayı iyi hal indirimini düzenleyen 62. Madde kapsamında 7,5 yıla indirip haklarında hükmen tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı.
İSTİNAF BOZUNCA YUNANİSTANA KAÇARKEN YAKALANDILAR
Bölge İstinaf Mahkemesi ise Ağır Ceza Mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek esastan bozulmasına karar verdi. İstinaf, Mehmet Emin K.’nın başından ve kolundan yaralı olarak çatışma bölgesinden alınarak hastaneye götürülmüş olması, yanındaki Nurettin B.’nin de avuç içi el svabı ile çenesinde atış artığı olan antimon elementlerinin çıkması dikkate alındığında her ikisinin de devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları gerektiğinin altını çizdi. Aleyhe bozma kararı üzerine Bodrum’dan yasadışı yollarla Yunanistan’a kaçmaya çalışan iki sanık yakalanıp tutuklandı.
DELİL YOK SUÇLARI ÖRGÜT ÜYELİĞİ KAPSAMINDA KALIYOR
Bozma sonrası delilleri yeniden değerlendiren mahkeme, Mehmet Emin K.’nın yaralandığı olayda Nurettin B.’nin elinde ve yüzünde çıkan atış artığının bilimsel tespitlerle Mehmet Emin K.’nın yarasından bile bulaşabileceği gerçeği ile sanık Mehmet Emin’in de güvenlik güçleriyle çatışmaya girdiklerine dair her türlü şüpheden uzak somut ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ağırlaştırışmış müebbet hapis hükmü içeren devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak suçundan beraat verilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Mahkeme, sanıkların terör örgütü üyeliği suçunun ise sabit olması nedeniyle ikinci kez 7,5 yıl hapisle cezalandırılmalarına karar verdi. Mahkeme bu kez de hükmen tahliyelerine karar verdi. İstinaf ile Ağır Ceza Mahkemesi arasında yaşanan bu fikir uyuşmazlığı nedeniyle gözler davayla ilgili nihai kararın verileceği terör ve anayasal suçlara bakmakla görevli ve yetkili olan Yargıtay 3. Ceza Dairesine çevrildi.
Haber/Kaynak: Burhan Akdağ