Demokrat rakibi Kamala Harris’i yenilgiye uğratan Donald Trump, Ocak 2025’teki yemin töreninde ABD’nin 47. başkanı olacak.
Emlak krallığından 2016 yılında ABD başkanı seçilmesine uzanan ilginç hayat hikayesiyle tanınan Trump, başkanlığı sırasında aldığı tartışmalı kararlardan hakkında açılan davalara kadar birçok ilke imza attı.
Emlak kralı Fred Trump’ın 4’üncü çocuğu olarak 14 Haziran 1946’da New York’ta dünyaya gelen Donald Trump, askeri akademiden sonra Pensilvanya Üniversitesi’nde işletme eğitimi aldı. Aile şirketinin yönetimini 1971 yılında babasından devralarak daha da büyüten genç iş adamı, iş dünyasında, eğlence sektöründe ve medyada adından sıkça söz ettirdi, bir süre kendi hazırladığı Çırak isimli televizyon programının sunuculuğunu yaparak dünya çapında tanınırlığını artırdı.
2020’DE SİYASETE ATILDI
İlk olarak 2000 yılında Reform Partisi’nden siyasete atılan Donald Trump’ın başkanlığa aday olma hevesi kısa sürede son buldu. Trump, 2016’ya kadar siyasette ciddi bir varlık göstermedi.
Yıllarca Forbes dergisinin “Dünyanın En Zengin 400 İnsanı” listesinde yer almayı başaran Trump, 2016 yılında yeniden siyasete döndü. Cumhuriyetçi Partinin başkan adayı olan Trump’ın, Demokrat Partinin adayı Hillary Clinton’un karşısında yarışı kazanması, çoğu çevreler tarafından düşük olasılık olarak görülse de ünlü iş adamı bu seçimde, 45’inci ABD başkanı olmayı başardı.
Donald Trump, başkan seçilmesinin ardından kendine özgü tarzı ve aldığı kararlarla, ülke gündemini devamlı meşgul etti. FBI, CIA gibi kurumlarla ve Pentagon’daki generallerin bir kısmıyla uzun süren anlaşmazlıklar yaşayan Trump, ABD Gizli Servisi’nin yakın koruma hizmetini kabul etmedi ve danışmanlarından habersiz, kararlarını sosyal medyadan duyurdu.
Trump’ın bu tutumu, böylesi bir başkanlık tarzına alışık olmayan başkent çevrelerinde eleştiri konusu oldu.
Washington bürokrasisiyle yaşadığı anlaşmazlıkların yanı sıra Trump, uluslararası alanda da Avrupa Birliği ülkeleri ve özellikle Çin ile ilişkilerin gerilmesine neden olan uygulamalara imza attı.
Trump’ın, ABD’nin İsrail büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması ve bazı Müslüman ülke vatandaşlarının ABD’ye girişine kısıtlamalar getirmesi, en çok tartışılan dış politika kararları arasında yer aldı.
Haber/Kaynak: Burhan Akdağ