Konut kiralarına yüzde 25 zam sınırı koyan uygulamanın son geçerlilik tarihine sayılı günler kala ev sahipleri kiracıları zor duruma sokacak önlemler almaya başladı.
Konut kiralarına 11 Haziran 2022’de yüzde 25 kira artış zam sınırı getirilmiş ve bu sınırlama 1 Temmuz 2024 tarihine kadar uzatılmıştı. 2 yıllık uygulama süresi içerisinde birçok ev sahibi ve kiracı anlaşmazlığa düşmüş ve hukuki yollara başvurmuştu. Uygulamanın son geçerlilik tarihine günler kala konuyla ilgili henüz yeni bir karar ise alınmadı.
Kiracılar, ev sahipleri ve emlakçılar ise belirsizlik olduğunu belirterek karşı karşıya geldi. Taraflar, yüzde 25’lik zam tavan uygulamasının 2 yıl boyunca verimli bir şekilde kullanılmadığını ifade ederek daha kapsamlı ve uygulanabilir bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
PEŞİN KİRA, ÇIKIŞ TAAHHÜTNAMESİ
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tüketiciler Konfederasyonu (TÜKONFED) Emlak Komisyonu Başkanı Bora Tren şöyle konuştu:
“Öngörümüz uzamayacağı yönünde. Uzamazsa eski sisteme geri dönülecek. Eski sistem dediğimiz de senelik enflasyon oranında 12 ayın ortalaması TÜFE oranında devam edecek.
Çok fazla tabii ki mal sahipleri şikayet ediyor. Kiracılar bu durumda oldukça memnun gözüküyor. Ama mal sahipleri de kendilerine özgü tedbirler almaya başladı. 1 yıllık peşin istemeye ve çıkış taahhütnamesi almaya başladılar. Bu da kiracıları oldukça zorluyor. Diğer yandan da mal sahipleri kendi gayrimenkullerini kiraya vermemek istiyorlar, kendince önlem almak istiyorlar açıkçası. Çok fazla tabii ki bununla ilgili şikayetler geliyor.”
DAVALARIN ARTACAĞINI ÖNGÖRÜYORLAR
TÜKONFED olarak konuya ilişkin kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini de ifade eden Tren, “En fazla da önümüzdeki dönemde kira tespit davalarının ikiye, üçe katlanacağını biz öngörüyoruz. Bölgesel olarak bu konuda çalışmalar yapılabilir. Ankara’daki bir yerle İstanbul Etiler’deki yerin kira artış oranlarıyla ilgili bir sınırlama gelebilir. Bölgesel olarak bu çalışmalar yapılabilir. Çünkü her bölgenin farklı farklı dinamitleri var. Bunlarla ilgili çalışma yapılabilir” diye konuştu.
Avukat Alican Şatır ise, “Yüzde 25 uygulaması getirildiğinde aslında insanların kulağına biraz da kar suyu kaçırılmış oldu. Herkes bir anda benim kızım oturacak, şu kadar zam yapmazsan seni çıkartacağım gibi kiracıları zora sokacak beyanlarla yargılamanın yükünü arttırdı. Aslında bu kanunla beraber kiracılar da ev sahipleri de zor duruma düştü. 1 Temmuz’dan itibaren uzatılmayacağı kanaatindeyim ben de ” ifadelerini kullandı.
1 Temmuz itibarıyla başlayacak sürece ilişkin de konuşan Şatır şunları kaydetti:
“Uzatılmadığı takdirde ne olacak. Uzatılmadığı takdirde Borçlar Kanunu’nda geçen TÜFE ile önceki 12 aylık ortalamalara bakılacak. TÜFE’yi geçmemek kaydıyla anlaşma sağlanacak. Bu belki düşürür belki arttırır. Ben yine de kira fiyatları biraz gerilemiş olsa da bu uyuşmazlıkların devam edeceği kanaatindeyim. Her şeyi devletten beklememek lazım diyoruz ya, insanların bu konuda duyarlı olması lazım.
Gerçek olmayan aşırı fahiş fiyatlara kiraya verildiğini duyan ev sahipleri ‘Benim de aynı şekilde rayici olan taşınmazımda 50 bine oturuyor karşı taraf, ben 5 bine oturtuyorum kiracımı’ diyor. Dolayısıyla 10 sene de dolmadığı için Borçlar Kanunu kiracıyı 10 sene hatta 12 sene şartıyla koruduğu için burada kanunda yer alan istisnai yollara başvuruyor” şeklinde konuştu.
Kiracı Metin Sarı ise, “Ben devam etmesini istiyorum. Öbür türlü kiracı ile ev sahipleri arasında bayağı bir sürtüşme olur. Mal sahipleri istedikleri şekilde zammını uygular, bu sefer haksızlık olur. Bu enflasyona göre onlar da haklı, biz de haklıyız. Bunun ortasının bulunması lazım” dedi.
Haber/Kaynak: Burhan Akdağ