İsrail ordusu, Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından Suriye’ye tarihinin en büyük hava saldırılarından birini düzenledi.
İsrail ordusu, Suriye’nin dört bir yanında 250’den fazla hedefi vurduğunu açıkladı. Ordu, bu saldırılarda Esad rejimine ait askeri üsler, savaş uçakları, karadan-havaya füze sistemleri, silah depoları ve üretim tesislerini hedef aldığını bildirdi. İsrail basını, bu operasyonun 50 yıldır ilk kez Suriye’deki tüm hava üslerini kapsadığını yazdı.
Yedioth Ahronoth gazetesi, İsrail’in Esad rejiminin çöküşüyle oluşan fırsatı kullanarak Suriye’nin kritik askeri altyapısını yok etmeye odaklandığını belirtti.
Saldırılar kapsamında başkent Şam, Humus, Hama, Dera gibi büyük şehirler vuruldu. Görgü tanıkları, saldırıların şiddetinde dolayı bölgede sarsıntıların yaşandığını aktardı.
Diğer yandan Lübnanlı basın kuruluşu Al-Mayadeen’in yerel kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Suriye’nin batısındaki Arna, Baqasem, Al-Rayma, Qalaat Jandal, Hina, Al-Hussainiya and Jiata Al-Khashab kasabaları İsrail tarafından işgal edildi.
İsrail tankları, başkent Şam’ın üç kilometre ötesinde görüldüğü aktarıldı.
GÜVENLİK Mİ, İŞGAL Mİ?
İsrail saldırılarında yüzlerce savaş uçağı ve insansız hava aracının kullanıldığı, yaklaşık 300 hedefin vurulduğu kaydedildi. İsrail, bu saldırılarla ‘muhalif rejimin askeri varlığını yok etmeyi’ amaçladığını aktardı.
İsrail ordusu, aynı zamanda Golan Tepeleri’nin Suriye tarafını işgal etti, burada tampon bölge oluşturdu. Başbakan Binyamin Netanyahu, bu eylemin “güvenlik gerekçesiyle geçici olduğunu” açıkladı.
Daha sonrasında ise Netanyahu, 1967’den bu yana İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri’nin “sonsuza dek İsrail’in ayrılmaz bir parçası olacağını” öne sürdü.
Netanyahu,”Bugün herkes Golan’daki varlığımızın, Golan’ın eteklerinde değil, oradaki varlığımızın ne kadar önemli olduğunu anlıyor” ifadesini kullandı. İsrail’in Golan Tepeleri’ndeki askeri varlığının ülkenin “güvenlik ve egemenliğini garanti altına aldığını” öne sürdü.
İsrail Savunma Bakanlığı, asker ve zırhlı araçların tampon bölgeye konuşlandığını gösteren görseller yayımladı.
YPG/PKK DETAYI
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail’in Golan Tepeleri’nde yürüttüğü bu operasyonların oluşan güvenlik boşluğuna bir yanıt olduğunu ifade etti. Miller, “Suriye ordusunun mevzilerini terk etmesi terörist örgütler için bir boşluk yarattı ve bu da İsrail’i tehdit ediyor,” dedi.
Ancak Miller, İsrail’in hareketlerinin geçici olduğunu vurguladı ve 1974’te varılan Kuvvetlerin Çekilme Anlaşması’na desteklerini yineledi.
Bölge ülkeleri İsrail’in askeri hamlelerini kınadı. Ancak ABD, İsrail’in güvenlik kaygılarını meşru bulduklarını belirtti. Miller, “Bölgede istikrar sağlanması tüm tarafların çıkarına olacaktır,” dedi. ABD, aynı zamanda Suriye’nin kuzeyindeki YPG/PKK’Ya bağlı SDG ile iş birliğini mümkün kıldığını açıkladı.
ABD’nin YPG/PKK’Ya bağlı SDG’yi İŞİDe karşı “hayati bir ortak” olarak gördüğünü belirten Miller, “SDG’ye desteğimizde bir değişiklik olmadı,” dedi. Ancak bu iş birliği, Türkiye’nin uzun süredir eleştirdiği bir politika olarak bölgedeki gerilimleri artırmaya devam ediyor.
Haber/Kaynak: Burhan Akdağ