DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Neden asla yanmış tost yememelisiniz?

Yanmış ekmek kokusunun cazibesini bilmeyen yok. Kahvaltı hazırlarken biraz fazla kızaran bir tost, evde iştahları kabartmaya yeter. Ancak bu koku her ne kadar iştah kabartsa da işin sağlık boyutu düşündüğünüzden daha ciddi.

Yayınlanma Tarihi :
Neden asla yanmış tost yememelisiniz?

Yanmış ekmekte, akrilamid adı verilen bir kimyasal oluşur ve bu madde uzun süreli tüketimlerde sinir sistemini olumsuz etkileyerek kanser riskini artırır. 

Akrilamid, Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) tarafından “olası insan kanserojeni” olarak ilan edildi. 

Yanmış yiyecekler, özellikle ekmek ve sebzeler, akrilamid adı verilen bir kimyasal içerir. Akrilamid, gıdalarda doğal olarak bulunmaz; 120°C’nin üzerindeki sıcaklıklarda nişastalı yiyeceklerin pişirilmesiyle ortaya çıkar. 

Bu kimyasal, yiyeceğin içerdiği doğal şekerin, asparagin adı verilen bir amino asitle reaksiyona girmesi sonucu oluşur. Kaynatma veya buharda pişirme gibi düşük sıcaklıkta pişirme yöntemleri ise akrilamid üretmez ve bu yüzden daha sağlıklı bir tercih olabilir.

Bir dilim tostta 4,8 mikrogram akrilamid bulunur

Telegraph’ın haberine göre Prof. Jones, “Yanmış yiyeceklerle maruz kaldığınız akrilamid miktarının kansere yol açacak kadar yüksek olduğuna dair bir kanıt olmadığını vurgulamak isterim” diyor ve ortalama bir dilim tostta yaklaşık 4,8 mikrogram akrilamid bulunurken, yanmış bir dilim tostta bunun yaklaşık iki katı (9,6 mikrogram) akrilamid bulunduğunu söylüyor. 

Araştırmalar, insanların vücut ağırlığının kilogramı başına günde 2,6 mikrograma kadar akrilamid yemesinin güvenli olduğunu gösteriyor.

Prof. Jones, kızarmış ekmeğin yakılmasının veya sebzelerin kararana kadar pişirilmesinin hoş olmayan bir tat vermesinin yanı sıra vitaminlerin ve diğer yararlı moleküllerin de parçalanmasına yol açabileceğini açıklıyor.

Yapılan araştırmalar ayrıca akrilamidin yüksek dozda maruz kalınmasının beyin sağlığının bozulmasına, erkeklerde üreme sorunlarına ve yeni doğan bebeklerde düşük doğum ağırlığına yol açtığını ortaya koyuyor.

Haber/Kaynak: Burhan Akdağ

YORUM YAP