Gürcistan’daki Apsaros (Gonio) Roma kalesinde yürütülen kazılarda, antik bir tanrıya adanmış nadir bir altın adak levhası keşfedildi. Arkeologlar, bu küçük altın levhanın Romalı askerler arasında popüler olan “Doliche’nin Baalı” ya da “Dolichenian Baal” olarak bilinen gizemli tanrı Jüpiter Dolichensky’ye adandığını belirledi.
Gonio Kalesi, Türkiye sınırına yakın, batı Gürcistan’da yer alıyor ve M.S. 1. yüzyılda inşa edilen oldukça iyi korunmuş bir Roma kalesi olarak biliniyor. Antik kaynaklara göre “Apsaros” olarak anılan bu kale, Roma İmparatorluğu’nun Kapadokya eyaletinin sınırında yer alıyordu ve Yunan tarihçi Caesarea’lı Prokopius’a göre Kolhis Kralı Aietes’in oğlu Absyrtos burada gömülü olduğundan kaleye bu isim verilmişti.
KAZILAR 2014 YILINDAN BU YANA DEVAM EDİYOR
2014 yılından bu yana devam eden Polonya-Gürcistan ortak kazı ekibi, bu yıl ilk kez altından bir adak levhası buldu. Arkeonews’te yer alan habere göre; Varşova Üniversitesi Akdeniz Arkeolojisi Merkezi’nden Prof. Dr. Radosław Karasiewicz-Szczypiorski ve Adjara Kültürel Miras Koruma Ajansı’ndan Dr. Lasha Aslanishvili liderliğindeki ekip, keşfi büyük bir heyecanla duyurdu. Levha, Grekçe bir yazıt ve kabartma süslemeler içeriyor. Bu levhanın, özellikle Romalı askerler arasında popüler olan Dolichenus Jüpiter’e adandığı belirtiliyor.
Dr. Karasiewicz-Szczypiorski, antik çağlardan neredeyse bozulmamış bir altın obje bulmanın son derece nadir olduğunu vurguladı. Antik Roma ordusundaki askeri topluluklar altın süslemelerden genellikle kaçınıyordu; bu da bu tür buluntuları daha da özel kılıyor. Gonio Kalesi’nde 1970’lerde bulunan altın hazinesi de burada görev yapan komutanların veya mali kaynaklardan sorumlu kişilerin özel koşullarda altın sakladıklarını gösteriyor.
JÜPİTER’İN SEMBOLLERİNİ YANSITAN FİGÜRLER DE BULUNDU
Bu altın levha dışında, arkeologlar Dolichensky kültüne dair bazı ipuçları içeren küçük bronz figürinler de buldu. Özellikle bir boğa ve bir kartalı tasvir eden bu figürinler, Jüpiter’in sembollerini yansıtıyor ve kült hakkında henüz tamamlanmamış bilgileri açığa çıkarmayı hedefliyor. Ekip, levhanın bulunduğu alanda bir tapınağın izini sürdüklerini ve önümüzdeki yıllarda tapınağın kalıntılarına ulaşmayı umduklarını ifade etti.
Ayrıca, arkeologlar kazılarda antik Roma dönemine ait seramik fırınları ve şarap presini gün yüzüne çıkardı. Bu fırınların şarap saklamak için kullanılan amforaların pişirilmesinde kullanıldığı ve yerel şarap üretiminin bu amforalarda muhafaza edilerek Roma ordusuna ihraç edildiği düşünülüyor. Antik bir Roma askeri kalesinde büyük ölçekli seramik üretimi ve şarap imalatının varlığı alışılmadık bir durum olarak öne çıkıyor. Karasiewicz-Szczypiorski’ye göre, bu zanaatkarlar askeri birlikler kalede değilken çalışıyor ve askerler geri döndüğünde kaleyi terk ediyordu.
Haber/Kaynak: Burhan Akdağ